Bataryalar, elektrikli araçlar, yeşil enerji gibi temiz teknolojiler için bakır, nikel ve lityum gibi kritik madenlere yönelik artan talep hakkında çok şey söylendi. Ancak bakır, gezegenin dört bir yanındaki güç şebekelerini ve veri merkezlerini birbirine bağlayan kablolarda kullanımı ve teknoloji açısından daha kapsamlı bir role sahip. En iyi elektrik iletkenlerinden biri olan bakır, elektriğin iletimi ve dağıtımında verimliliği en üst düzeye çıkarmakta; termal iletkenliği sayesinde, veri merkezlerinde soğutma için hayati önem taşımaktadır. Kolay bir şekilde işlenebilmesi, bakırı diğer elektrik kompakt sistemlerine göre daha tercih edilebilir kılmaktadır. Tamamen geri dönüştürülebilir olması, önemi her geçen gün daha çok artan yeşil ekonomiye mükemmel bir katkı sağlamaktadır.
Reel ekonominin sağlığı konusunda önemli bir indikatör olması nedeniyle, piyasa jargonunda Dr. Bakır olarak bilinen bu sanayi emtiasının, yakın gelecekte bulut bilişim sistemleri ve nesnelerin internetiyle (IOT) ile daha çok anılır hale gelmesi kaçınılmaz olacaktır. Cloud teknolojisi ve Nesnelerin İnterneti’nin (IoT) yaygınlaşmasıyla birlikte Kuzey Amerika’nın veri merkezi pazarı genişlemeye devam ediyor. Microsoft’un (MSFT) Chicago’da açmış olduğu 500 milyon USD’lik veri merkezinde, 2 bin ton bakır kullanılması, mevcut bakır talebinin perspektifini ortaya koymaktadır. Kuzey Amerika veri merkezi altyapısının 2020’de 33 milyar dolar olan iş hacminin 2030’da 70 milyar dolara, 2040’ta ise 185 milyar dolara çıkması bekleniyor. Veri merkezleri için bakır tüketiminin 2020’de 197 bin tondan 2030’da 238 bin tona, 2040’ta ise 293 bin tona çıkacağı tahmin ediliyor. Bütün bu gelişmelerin orta ve uzun vadede bakıra olan talebi artırması kaçınılmaz kılacaktır.
Tümden gelimci bir perspektiften bakacak olursak; bakırın teknoloji konusundaki kritik önemine rağmen, son dönemde Çin ve dünyanın geri kalanındaki kısa vadeli talep görünümüne ilişkin endişelerle birlikte fiyatların gerilediğini gördük. Bloomberg endüstriyel metal endeksi Ekim ayında %4’e yakın değer kaybederek Ocak 2021 seviyelerine kadar geriledi. Kasım ayının ortasına geldiğimiz şu günlerde bakırın görece iyi bir başlangıç yaptığını söylemek yanlış olmayacaktır. FED’in faiz artırım döngüsünü sona erdirdiğine dair daha net sinyaller almamız bakır fiyatlarına destek olacaktır. Vadeli piyasalarda High Grade bakır kontratları, bu önemli endüstriyel metalin bir yükseliş trendi oluşturmaya çalıştığına işaret ediyor. Bu trend, şu anda 383 USD civarında olan düşen trend çizgisinin (beyaz çizgi) üzerine bir kırılmayla muhtemelen daha da güçlenecektir. Bu kırılma çabasının yakın dönemde birkaç kez reddedildiğine şahit olduk. Grafikte kırmızı çizgi ile gösterdiğimiz ve 351 USD seviyelerine denk gelen kritik destek noktası, dip oluşumu konusunda önemli bir sinyal veriyor. Bununla birlikte, özellikle Ocak 2022 rekor zirvesinden düşen bir trend çizgisinin 200 günlük hareketli ortalama ile buluştuğu 383 USD seviyeleri civarında güçlü genel dirençler var. Bu seviye kırılana kadar, bakır büyük olasılıkla temkinli bir önyargı ile gitgide daralan bir kanal içerisinde kalmaya devam edecektir. Daralan bu kanalın kırılması, bakırın bütün ışıltısıyla parlamasına yol açabilir.
