19 Aralık – 23 Aralık Haftasında Gerçekleşenler
ASYA
Bu hafta global piyasalarda şaşırtan olay Japonya Merkez Bankası’ndan geldi. Faiz oranı kararını beklendiği gibi -%0,10 ile sabit tuttu. Ancak değiştirdiği ise getiri eğrisini 25bps’ten 50bps’ yükseltmesi oldu, bu şekilde 10 yıllık tahvillerinde kontrol bandını da genişletmiş oldu. Yatırım kuruluşları uzun zamandır Japon Yen’ine short pozisyon tutuyorlardı, bu beklenmedik hareketle Yen hem EUR hem de USD karşısında %3 ve üzeri değer kazanmış oldu. Avrupa ve Amerika bilanço daraltma anlamına gelen Quantitavive Tightening (QT) gerçekleştirilirken, Japonya tam tersi şeklinde bilançolarını genişleterek Quantitavie Easing (QE) gerçekleştiriyorlar. Japonya Amerikan 10 yıllık tahvillerini yurtdışında en yüksek oranda bulunduran ülkedir. Bu yaptığı hareketle ise küresel piyasadan parayı geri çekmiş oldu. Bu küresel de nakit kaybı demek oluyor. Perşembe açıklanan Japonya yabancı hisselerindeki dış yatırımlar da beraberinde -667,1B olarak düşüşle açıklandı. Bir önceki veri 1,109.3B idi.
Japonya eski Maliye Bakanı olan ve Mr. Yen olarak da bilinen Eisuke Sakakibara, Bloomberg’e verdiği röportajında BoJ’in Ocak ayında tekrar sürpriz bir şekilde QT gerçekleştirebileceğini ve Yen’in dolar karşısında 120Yen’e düşebileceğini belirtti. Bu hafta 20’sinden itibaren 137 seviyelerinden en düşük 130.65’i gördü. Bu durumla 2023’te Dolar karşısında daha fazla değer kazanması bekleniyor. Aynı zamanda tahvil fiyatlarında yaptığı 25bps’ten 50bps’e olan sıçramayı tekrar sürpriz bir önemli ölçüde tekrar edebileceğini de ekledi.
Haftanın son gününde Japonya Merkez Bankası’ndan beklediğimiz veri ise yıllık TÜFE verisi. Bir önceki veri %3,6 idi. Kasım ayı ulusal çekirdek TÜFE yıllık verisi ise %3,7 olarak son 40 yılın en yükseği olarak açıklandı.
USDJPY
10 Yıllık Japonya Getiri Eğrisi
AMERİKA
Geçtiğimiz hafta yapılan 50bps faiz artırım kararı açıklandı, enflasyonda hedefledikleri %2 oranına gelene kadar FED başkanı Powell 2023’te faiz indirmeye geçmeyeceklerini belirtti. Bu süreçte beklenen bir ‘ılıman’ resesyon var ancak Amerika tarafından gelen veriler hala çok güçlü. Enflasyonun istenilen seviyeye gelmesi için ekonomi yeterli yavaşlama serüvenine başlayabilmiş değil. Çarşamba’dan itibaren açıklanan verilerle;
1) Amerikan Petrol Enstitüsü haftalık ham petrol stokları -3,069M düşüşle açıklandı.
2) Aralık ayı Conference Board Tüketici Güveni bir önceki veri 101,4 iken 108,3 olarak açıklandı.
3) Ham petrol stokları yaklaşık 5,9M düşüşle negatif açıklandı.
4) Gayri Safi Yurtiçi Hasıla verisi ise beklenti %2,9 iken %3,2 olarak yükselişle açıklandı. Bu durum aslında hala istenilen değil. Resesyon beklentileri varken, enflasyonu en son %7,1 açıklanmışken hedef olan %2’ye gitmekte zorlandırıcı bir süreç oluşturuyor. Bu durum için verilerin izlenilmesi gerektiği söylenmişti. Faiz düşürülmesi beklenmiyor 2023 senesi içerisinde ama 50bps’ten ziyade hedef için 75bps dahi ihtimaller arasında kendini gösteriyor. Optimist yaklaşımda bulunan analistlerse durumun ‘kendi kendine’ geçeceğini bile düşünenler mevcut. Bloomberg istatistiklerine göre ise Amerikan ekonomisinin resesyona girme olasılığı %60’tan %70’ e yükseldi.
5) İşsizlik haklarından yararlanma başvuruları da aynı zamanda istenildiği kadar yüksek gelebilmiş bir veri değil. Bir önceki veri 214,000’di. Beklenen 222,000 ancak açıklanan 216,000 oldu. Hala kuvvetli bir iş gücü olması bu durumda korkulan bir durum.
Amaç, Amerkan ekonomisini durma noktasına getirmek değil ancak enflasyon %7’lerdeyken herkes paniklediğinde bu saatten sonra ılıman bir politika beklemek çok doğru olmayabilir.
